Hafta Hafta Gebelik İstanbul
Gebelik sürecinin tamamı genellikle 9 ay 10 gün olarak bilinir ve tıbben 40 hafta olarak tanımlanır. Hamile kalınan tarih net olarak anlaşılamasa da son adet döneminin ilk gününü tespit etmek mümkündür; bu yüzden gebelik süresi hesaplamaları bu tarihi takip ederek yapılmaktadır. Az önce bahsedilen sebeple ilintili olarak hamileliğin ilk haftası henüz gebe kalınıp kalınmadığının bilinemeyeceği bir dönemdir.
1. – 2. Hafta
Gebeliğin ilk Haftasında milyonlarca sperm vajinayı geçerek rahime ulaşacak ve fallop tüpünde yumurtayı döllemeyi deneyecektir. Bu aşamaya gelen minyonlarca spermden yalnızca bir tanesi başarılı olabilir ve yumurtanın zarını deler. Döllenmiş yumurtaya “zigot” adı verilir. Döllenme süreci oluşan zigotun 16 eş hücreye bölünüp rahme yerleşerek burada büyümeye devam etmesi ile sürer. Yani teknik olarak gebeliğin ilk 3 haftasında hamile değilsinizdir.
Adet döneminin başlamasından 14 gün sonra yumurtalıklarda üretilen yumurtalardan birisi seçilerek içi sıvı dolu bir kesecik yardımıyla yüzeyine ulaştırılır ve içindeki yumurtayı yumurtalık yüzeyine bırakır. Bırakılan yumurta rahimin her iki tarafında uzanan ve ucu rahime açılan fallopian tüpleri olarak bilinen tüpler ile alınmaktadır. Fallopian tüplerine ulaşan yumurta burada döllenmeyi beklemeye başlar.
Adet döneminin 14. gün civarının kadının hamile kalma şansının en yüksek kabul edilmesinin sebebi budur. Kadın ovulasyondan 6 gün önce başlayan bu dönem içinde cinsel ilişkiye girerse döllenmenin gerçekleşmesi ihtimali oldukça yüksektir. Çünkü fallopian tüplerine ulaşan sperm orada bekleyen yumurta ile karşılaşacak ve döllenme hemen gerçekleşebilecektir. Yumurta ve spermin birleşmesi ile zigot olarak adlandırılan yapı oluşacaktır. İkiz, üçüz gibi çoklu gebeliklerin oluşması da fallopian tüplerinde bekleyen birden fazla yumurtanın döllenmesi ile açıklanabilir.
2. Hafta tüm gebelik süreci değerlendirildiğinde bebek gelişiminin çok daha hızlı olduğu evredir. Bu hafta yumurtanın geliştiği ve seçildiği hafta olarak adlandırılmaktadır. 2. Haftaya gelindiğinde, kadın henüz hamile olunduğunu hissedemez ancak buna rağmen vücudunda önemli miktarda gebelik hormonları üretmeye başlar.
Gebelikte 2. Hafta basitçe şöyle açıklanabilir; ömrü 24 saat olan aday adayı yumurtalardan bir tanesi gelişecek bebeğin temelini oluşturmak üzere seçilmiştir. Bu süre zarfında eğer sperm yumurtayı bulup dölleme başarısını gösterebilirse gebelik başlayacaktır. Başlatılan gebeliğin sonucu oluşan zigotun yüzeye tutunarak en hızlı gelişimlerinde birini gösterdiği hafta bu haftadır.
3. – 4. Hafta
Gebelikteki 3. haftada henüz fallop tüplerinde olan bebek rahme yerleşmekte ve gelişmeye başlamaktadır. Eğer bebek yumurtayla buluşursa gebelik gerçekleşir. Bu oldukça önemli bir haftadır çünkü gebelik oluşmaya başlamıştır.
Gebelikte 4. Haftaya gelindiğinde, henüz küçük bir hücre yığını olarak rahime yerleşmiş olan bebek tüm hızıyla gelişimini sürdürmektedir. Hamilelik aslında implantasyon ile başlamaktadır. İmplantasyon; bu hücre yığını döllenmeyi takip eden 3-4 gün içinde uterusa ulaşmasına ve burada da 2-3 gün serbestçe hareket ettikten sonra rahimin iç yüzeyine tutunmasına verilen isimdir. Artık kan veya idrar testi ile gebelik saptanabilecek ve erken hamilelik belirtilerinin dahi yaşanmaya başlayacaktır.
3. ve 4. Hafta sürecinden bahsedilirken blastosist dönemini de tanımlamak gerekir. Blastosist dönemi, zigotun Fallopian tüplerinden uterusa doğru yol alırken bir taraftan da kendi içinde bölünerek hücre sayısını artırıp büyüdüğü dönemdir. Bu dönemde zigot küçük bir yaban çileği görünümündedir. Blastosistin iç kısmındaki hücrelerden embriyo, dış kısmından da zar tabakaları-plasenta meydana gelir. Plasentanın görevi uterusa tutunup bebeği beslemektir.
Erken dönem gebelik belirtilerinden en başta geleni genellikle adetin gecikmesidir. Gebelik testleri de adet gecikmesini takip eden süreçte pozitif sonuç vermeye başlarlar. Aynı zamanda karında şişkinlik hissi, bulantı, yorgunluk, sık idrara çıkma ve göğüslerde hassasiyet de bu belirtiler arasındadır.
5. – 6. Hafta
Gebeliğin 5. haftası itibariyle bebek henüz susam tanesi (2 mm) kadardır ancak vücutta ciddi değişikliklere yol açamaya başlamıştır. Bu dönemde bebeğin gelişimi hız kazanır ve anne adayında zaman ilerledikçe şiddeti artacak olan erken hamilelik belirtileri görülmeye devam eder. Bu belirtiler aşırı salya oluşumu, sık idrara çıkma, aşerme ya da belirli yiyeceklerden tiksinme olarak sayılabilir.
Gebeliğin 5. Haftasına gelindiğinde, bebek minik bir kurbağaya görünümü kazanmış olacaktır. Üst üste gelerek gelişen hücreler bebeğin C şeklini almasını sağlar. Bu haftada ektoderm denilen, bebeğin ağzını, kulaklarını, burnunu ve cildini oluşturacak olan dış yapılar şekillenmeye başlar. Buna ek olarak mezoderm (orta tabaka) adı verilen, bebeğin dolaşım sistemini, kalp ve damar sistemini oluşturacak olan doku da gelişmeye başlar. Bu dönemde anne adayının dengeli ve sağlıklı beslenmesi büyük önem kazanır çünkü bebeğin iç organlarının gelişmeye başlamıştır. Gebelik ilerledikçe baş ve gövde yapısının şekillenmesiyle birlikte kurbağa görünümünden ulaşarak, vücudu belirginleşmeye başlayacaktır.
6. haftaya gelindiğinde bebek 4-6 mm boyundadır ancak halen kilosundan bahsetmek mümkün değldir. Bebeğin göbek kordonu ve gözler, kulaklar ve ağız boşluğu oluşmaya başlar. Hatta bebeğin beyni gelişmeye ve aktivite göstermeye başlamıştır. İç organları da gelişmeye başlayan bebeğin kalp atışları ultrason yardımıyla kolaylıkla duyulabilmektedir. Bebeğin kalbi gelişerek basit tüp şeklinden dört odacıklı gelişmiş şekle dönmeye başlamıştır. Bebeğin solunum ve sindirim sistemini de gelişmeye başlamıştır.
İç organlarının yanında, bebeğin el ve ayakları henüz oluşmaya başlamasa da, kol ve bacaklarını oluşturacak tomurcuklar belirginleşmeye başlar. Fakat bu tomurcuk yapıları henüz ultrasonla görüntülemek mümkün değildir. Kol ve bacaklar tomurcuklarının kendi içlerinde bir oluşma sırası olsa (önce kollar sonra bacak) da bir sonraki hafta her ikisi de gelişiyor olacaktır.
7. – 8. Hafta
7. haftaya gelindiğinde, bebek yaklaşık olarak pirinç tanesi (7-8mm) kadardır. Bu dönemde, kol ve bacakları tomurcukları daha vücuttan ayrı kol, bacak ve parmaklar gibi gelişememiş olsalar da vücudun iki yan tarafında yerlerini alırlar. Beyin, göz, omurga, büyük damarlar ile karaciğer, barsak, böbrek gibi hayati iç organlar da gelişmeye başlamıştır. Gözler de kol ve bacak tomurcukları gibi yer değiştirmiş ve başın iki yanından göz çukurlarına doğru hareket etmeye başlamıştır. Aynı zamanda göz kapakları da gelişmeye başlamıştır. 6. Haftada olduğu gibi bu dönemde de kalp atışları rahatlıkla gözlemlenebilir.
8. haftaya gelindiğinde, bebek yaklaşık olarak 1.5 cm ve 1 gr kadardır. Bebeğin cildi hala şeffaf ve oldukça incedir. Yüz, göz, burun ve kulaklar şekillenmeye devam etmektedir. Gözlerdeki renk pigmentleri, göz kapaklarıyla beraber bu haftada gelişmeye başlar fakat gözler kapalı kalır. Bu dönemde kol ve bacak tomurcukları gelişmiş ve bebeğin el ve ayakları oluşmaya başlamaktadır. Ancak parmakları henüz yarılmamış; halen ördek ayağı gibi araları perdelidir. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde dişleri oluşturacak olan tomurcuklar, damakların altında yerlerini alır. Bu gelişme 8. Hafta kadar erken bir dönem itibariyle oluşmaya başlamıştır. İç genital yapıların temelleri atılmıştır ve bu bölgeler gebeliğin ilerleyen dönemlerinde testis veya yumurtalıkları geliştirecektir. Göbek kordonu ve içerisindeki damarlar göreve başlamış; anne ve bebeği birbirine bağlamaktadırlar.
9. – 10. Hafta
Gebeliğin 9. haftası itibariyle bebek henüz 2 cm ve 2-3 gram kadardır; bu dönem birinci trimester dönemin son ayının ilk haftası olarak tanımlanır. Artık bebeğin ayakları belirginleşmeye başlamış hatta ayak parmakları gelişmiştir. Bu haftadan itibaren anne adayı bulantı, açlık, sık sık idrara çıkma, yorgunluk gibi belirtiler yaşamaya başlar.
Gebeliğin 10. haftası itibariyle bebek henüz 3,1-4,2 cm ve 5 gram kadardır. El ve ayak parmakları artık normal bir el ve ayak şekline gelmeye başlamış; ve bebek anne karnında özgürlüğünü yakalamış; İçerdeki sıvıda hareket edebilmeye başlamıştır. İç organları hızla gelişmeye devam etmekte metabolik faaliyetleri yerine getirmeye başlamıştır; hatta ilk idrarını dahi yapmıştır. Nefes alıp verme hareketlerini de bu haftadan itibaren yapmaya başlar.
11. – 12. Hafta
Gebeliğin 11. haftası itibariyle bebek 4-6 cm ve 8-10 gram kadardır. Bebeğin organ gelişimi bu hafta itibariyle tamamlanmış ve gelişimi de oldukça hız kazanmıştır. Bu haftanın önemi bebeğin ilk kez dış dünyayla bağ kurabildiği hafta olmasıdır; çünkü dış kulak yolu ve kulak zarı gelişmiştir. Öncesinde kafa ve vücut arasında oransal olarak gerçek bir farklılık var iken bu oran artık ortadan kalkıp normal bir seviyeye gelmiştir.
Gebeliğin 12. haftası itibariyle bebek 6,1 cm ve 14 gram kadardır. Bebeklerin boyu ifade edilirken baş pop arası uzunluk kastedilmektedir. Genellikle bebeklerdeki kilo artışı, boylarına göre çok daha çabuk olmaktadır. Önceki haftalarda normal el ve ayak görünümüne gelmiş olan uzuvlar parmakların da birbirinden ayrılmasıyla son şekline yaklaşmaktadır. Aynı şekilde yüzü de çok daha normal insan düzeylerine gelmeye başlamıştır. Bütün bunlara ek olarak 12. haftadan itibaren dış dünyayla teması güçlendirecek koku, dokunma ve tat alma duyusu da gelişecektir.
13. – 14. Hafta
Gebeliğin 13. haftası itibariyle bebek 8-10 cm ve 20-30 gram kadardır. Gelişimini sürdüren bebeğin yüzü artık iyiden iyiye belirginleşmeye başlamış; derisi hala ince ve şeffaf olsa da gözleri, ağzı, burnu olmaları gereken yerlere gelmişlerdir. Bebeğin derisi ince olduğundan iç organları ve damarları halen görülebilir haldedir. Kafa vücut arasındaki oransal farklılık hala mevcuttur ancak azalmaya devam etmektedir.
Gebeliğin 14. haftası itibariyle bebek 9-11 cm ve 40-42 gram kadardır. 14. Haftaya gelindiğinde bebeğin yüz gelişimi oldukça ilerlemiş artık mimik hareketleri dahi oluşmaya başlamıştır; kaşlarını çatmak, yüzünü ekşitmek, gözlerini kısmak ve hatta gülümsemek gibi. Bu haftada cinsel organı gelişimini de tamamlanmıştır. Bütün bu gelişmelerin yanında artık parmağını sıklıkla ağzına götürme davranışını edinir ve parmağını emer.
15. – 16. Hafta
Gebeliğin 15. haftası itibariyle bebek 10-15 cm ve 70 gram kadardır. 15. Haftada bebek henüz tat alamamaktadır ancak gözlere ışığa duyarlı hale gelecek kadar gelişmiştir. Göz kapakları ise hala açılmamıştır. Işığa duyarlılıkla ifade edilmeye çalışılan şöyle örneklendirilebilir; anne adayının karnına ışık yansıtılırsa bebek hareket edebilir. Duyu organlarının yanında iç organlarının gelişiminde gelinecek nokta da akciğerlerin gelişmeye başlamasıdır.
Gebeliğin 16. haftası itibariyle bebek yaklaşık bir avokado boyutlarında yani 11-11,5 cm ve 100 gram kadardır. El ve ayak parmaklarından sonra artık tırnakları da gelişmiştir. Bu hafta itibariyle bebeğin kilosu boyuna kıyasla daha hızlı değişecektir. Sinir sistemi gelişiminin neredeyse sonuna ulaşmış; bebek artık başını da dik tutma başarısını göstermektedir.
17. – 18. Hafta
Gebeliğin 17. haftası itibariyle bebek 12-13 cm ve 140 gram kadardır. Bebeğin ince ve şeffaf olan cildi artık matlaşmaya ve normal deri görünüme yaklaşmaya başlamıştır. Bu hafta itibariyle bebek de anne adayıyla beraber kilo almaya başlamıştır. Ayrıca kıkırdak ve yağ dokusu da gelişmeye devam etmektedir; kıkırdak dokular zamanla kemiğe dönüşmeye başlar. Bu haftada meydana gelmeye başlayan yağ dokuları bebeğin vücudunda ısı dengesini korumaya yardımcı olacağı için büyük önem taşımaktadır.
Gebeliğin 18. haftası itibariyle bebek 14 cm ve 180 gram kadardır. 18. Haftaya gelindiğinde bebek dış dünyayla ilişkisini iyice geliştirmiş ve artık yüksek seslere tepki vermeye dahi başlar. Dişleri gelişimini sürdürmektedir. El ve ayak gibi uzuvlar ise artık iyiden iyiye belirginleşmiş; normal el ve ayak görünümüne yaklaşmıştır.
19. – 20. Hafta
Gebeliğin 19. haftası itibariyle bebek 14-15 cm ve 250 gram kadardır. Bebeğin gelişmekte olan cildi özel beyaz bir tabaka ile kaplanmıştır. Bu tabaka Verniks Caseosa olarak adlandırılır ve cildi kaplama sebebi derinin amniyotik sıvı içinde bozunmasını engellemektir.
Gebeliğin 20. haftası itibariyle bebek 15-17 cm ve 300 gram kadardır. Bu haftanın en öne çıkan gelişmesi bebeğin sindirim sistemidir. Bebek yutkunma hareketlerini tekrar ederek sindirim sistemini hazırlamaktadır. Buna ek olarak bağırsaklarında özel, siyah, yapışkan bir sıvı (meconium); bebeğin ilk dışkısıyla dışarı atılmak üzere birikmeye başlamıştır. Bazı gebeliklerde ilk dışkı anne karnında yapılarak meconium doğum sırasında da dışarı atılabilir. Beyin gelişimi hız kazanan bebek, duyuları yöneten kısmı gelişmeye devam eder. Bütün bunlara ek olarak sinir ve kas gelişimi de hız kazanmıştır.
21. – 22. Hafta
Gebeliğin 21. haftası itibariyle bebek 18 cm ve 380 gram kadardır. Bebeğin gözleri hala kapalıdır ancak gözleri, göz kapakları, hatta kirpik ve kaşları dahi tamamen oluşmuştur. Kilo artışı da hızla devam etmektedir.
Gebeliğin 22. haftası itibariyle bebek 26-28 cm ve 500 gram kadardır. Gözleri hala kapalı olan bebek yine de ışığı algılayabilir hale gelmiştir. Bu haftadan itibaren de kilo artışı iyice hız kazanacaktır.
23. – 24. Hafta
Gebeliğin 23. haftası itibariyle bebek 28 cm ve 530 gram kadardır. Kolları elleri ayakları hareket halindedir. Bebeğin gelişimi artık tamamlanmaya daha yakındır.
Gebeliğin 24. haftası itibariyle bebek 30 cm ve 600 gram kadardır. Bu hafta bebeğin uyku düzeninin oluşmaya aşladığı hafta olması sebebiyle gebelikte önemli bir noktadır. Artık saçları da uzamaya başlayan bebek, boydan çok kilo kazanmaktadır.
25. – 26. Hafta
Gebeliğin 25. haftası itibariyle bebek 33 cm ve 750 gram kadardır. Kulakları artık iyice işlevlerini yerine getirebilecek hale gelmiştir. Ayrıca bebeğin iç organları da; özellikle akciğerleri kan damarlarının da gelişmesiyle iyice ilerlemiştir. Bunlara ek olarak sinir sistemi gelişimi de tamamlanmıştır.
Gebeliğin 26. haftası itibariyle bebek 35 cm ve 800 gram kadardır. Bu haftanın özelliği bebeğin burun deliklerinin açılmasıdır. Bu sayede nefes alıp verme çalışmalarına başlayan bebek akciğerlerini ve kaslarını kullanmayı öğrenmeye başlamıştır. Bebek için anne karnında nefes alıp vermek, hava alıp vermek yerine amniyotik sıvı alıp verme şeklinde gerçekleşir.
27. – 28. Hafta
Gebeliğin 27. haftası itibariyle bebek 36 cm ve 900 gram kadardır. Bebeğin bağışıklık sistemi bir yandan gelişimini plasentanın da desteğiyle devam ederken bir yandan çalışmaya da başlamıştır. Benzer şekilde ciğerleri ve karaciğeri de gelişmektedir.
Gebeliğin 28. haftası itibariyle bebek 37 cm ve 1000 gram kadardır. Bebeğin beyin gelişimi milyonlarca sinir hücresi barındıracak kadar ilerlemiştir. Bu hafta gebelik için kritik bir noktadır çünkü bebeğin ciğerleri erken doğum söz konusu olursa hayatta kalabilecek kadar gelişmiştir. Duyu organları tat, koku algılayabilecek kadar gelişmiş, gözleri gözyaşı üretmektedir. Kıkırdakların kemikleşme süreci devam etmektedir.
29. – 30. Hafta
Gebeliğin 29. haftası itibariyle bebek 38 cm ve 1150 gram kadardır. Bebeğin bağışıklık sistemi doğumdan sonra onu koruyacak boyutta gelişmiş olsa da halen anne sütüne ihtiyacı olacaktır. Beyni belli fonksiyonları yerine getirebilmeye başlamıştır; örneğin, solunum ve ısı kontrolü gibi. Akciğerleri de dışarda tek başına hayatta kalabilecek noktaya ulaşmaya yaklaşmaktadır.
Gebeliğin 30. haftası itibariyle bebek 40 cm ve 1300 gram kadardır. Gebelik 30 haftalık gibi ifade edilse de aslında bebek 28 haftalıktır. Bu durum gebeliğin tanımlanma yönteminden gelen bir farklılıktır. Bebeğin dişleri, tırnakları gelişmeye devam etmektedir. Yağ hücreleri de bebeği sıcak tutmaya yarayacak miktarlara ulaşmak üzeredir.
31. – 32. Hafta
Gebeliğin 31. haftası itibariyle bebek 41 cm ve 1500 gram kadardır. Bebeğin sinir sistemi gelişmeye hızla devam etmektedir. Bu haftada bebeğin fiziksel gelişimi daha stabil bir hal almıştır. Artık sindirim sistemi gelişimini tamamlamış ve akciğerler de tam anlamıyla gelişmiştir.
Gebeliğin 32. haftası itibariyle bebek 42 cm ve 1700 gram kadardır. Bu hafta itibariyle bebek rüya görmeye başlayacaktır. Kaş, kirpik, tırnak, saçları tam anlamıyla gelişmiştir. Benzer şekilde iç organları da gelişimini tamamlamıştır. Bebek artık uyanık olduğu zamanlarda bir yeni doğan bebek ne yapıyorsa onları yapar hale gelmiştir. Pek çok açıdan gelişimini tamamladığı için, erken doğum söz konusu olduğunda bebek komplikasyonlara daha kolay direnebilecek hale gelmiştir.
33. – 34. Hafta
Gebeliğin 33. haftası itibariyle bebek 43 cm ve 1900 gram kadardır. Duyu organlarının gelişimi çok yüksek bir seviyededir. Öyle ki göz bebekleri ışığa tepki olarak büyüyü küçülebilmektedir. Gebeliğin son haftalarına gelindiği için bebek artık doğumda olması gereken pozisyona gelmiş, pelvise inmeye başlamıştır. Bebeğin bu rahime doğru döndüğü pozisyon sayesinde beyine de kan iletimi kolaylaşmış olur.
Gebeliğin 34. haftası itibariyle bebek 45 cm ve 2150 gram kadardır. Bebek artık uyanık olduğu zamanlarda gözlerini açmaya başlamıştır. Cilt yapısı da gelişimini hızla sürdürmektedir.
35. – 36. Hafta
Gebeliğin 35. haftası itibariyle bebek 46 cm ve 2400 gram kadardır. Bebeğin artık böbrekleri ve karaciğeri de gelişimini tamamlamıştır. Midesinin gelişimi neredeyse bazı besinleri sindirebilecek kadar gelişmiştir. Gebeliğin son haftalarına yaklaşıldıkça bebek de anne adayına dışarı çıkma istediğini hissettirmeye başlamıştır.
Gebeliğin 36. haftası itibariyle bebek 47 cm ve 2600 gram kadardır. Bebeğin gelişen yağ dokusu ve cilt yapısı nedeniyle elleri ve kolları boğumlaşmıştır.
37. – 38. Hafta
Gebeliğin 37. haftası itibariyle bebek 48 cm ve 2850 gram kadardır. Bebek artık doğuma iyiden iyiye yakındır ve dış dünyaya hazır hale gelmiştir. Bir yeni doğan bebek ne yaparsa hepsini yapmakta; yüksek sese, ışığa irkilerek tepki vermeye başlamıştır. Hatta hıçkırmaya dahi başlamıştır.
Gebeliğin 38. haftası itibariyle bebek 50 cm ve 3000 gram kadardır. Bebeğin beynindeki gelişim nöronların birbirine bağlanması şeklinde devam etse de sonlanmış sayılır. Bebek artık dünyaya gelmek için hazır olduğunu son derece haraketli olarak belli etmektedir. Bu hareketlilik anne adayına kasılmalar olarak yansır.
39. – 40. Hafta
Gebeliğin 39. haftası itibariyle bebek 50 cm ve 3300 gram kadardır. Bebeğin gelişimi neredeyse tamamlanmış olsa da beyin hala devam etmektedir. Saçları da hala uzamaktadır. Bağışıklık sistemi gelişmiş olsa da halen plasentadan gelen antikorlara ihtiyaç duymaktadır. Çünkü bu antikorlar doğumdan sonraki süreçte de onu korumaya devam edecektir. Bu süre 6 aya kadar sürmektedir.
Gebeliğin 40. haftası itibariyle bebek 51 cm ve 3400 gram kadardır. Bu haftada bebeğin dünyaya gelmesi beklenir. Tahmin edilebileceği üzere beyin gelişimi doğumda tamamlanmamış olacak; hatta çocuk 3 -4 yaşına ulaşana kadar gelişimini sürdürecektir. Bebeğin kalınlaşan yağ tabakası onun vücut ısısını koruyacak en önemli faktördür. Bu haftada bebeğin vücudundaki yağ oranı %15, su oranı ise %75 civarındadır. Şayet beklendiği gibi olmaz, 40. Haftada doğu gerçekleşmezse panik yapmaya erek yoktur bu durum oldukça olağandır. Bu konuda en doğru bilgiyi kendi doktorunuzdan alabilirsiniz. Ancak şu belirtilebilir ki; bazı kadınlar 41. veya 42. haftada da doğum yapabilmektedir.